Rusya Federasyonu, köklü bir tarihin kalıntıları üzerine kurulmuş ve muhteşem değerleriyle dikkat çeken bir ülkedir. Coğrafi anlamda büyük oluşu, farklı güzellikleri ziyaretçilerine sunar. Demir perdenin inmesiyle birlikte hızlı bir şekilde büyüyen ve gelişim gösteren Rusya, tüm güzelliklerini ziyaretçilerine açmanın avantajını yaşıyor. Rusya Federasyonu’nda 11 farklı zaman dilimi mevcuttur. Kısaca söylemek gerekirse Rusya Federasyonu bu kadar geniş zaman dilimine sahip olan tek ülkesidir. Dünyanın en geniş topraklarına sahip olan ülkenin yüzde 74’ü boş arazidir.
Çeşitli sebeplerden ötürü Rusya Turları ile buraya yolunuz düşecekse mutlaka uygun bir planlama yapılması şarttır. Zira ülke topraklarının çok büyük olması, bir veya iki şehirle sizi sınırlayacak, diğer bölgelerine ise ikinci kez giderek gezebilme şansını elde edeceksiniz. İnsanların iki farklı durağı olmaktadır. Birincisi ülkenin başkenti ve en büyük şehri olan Moskova, ikincisi ise tarihi, doğal ve kültürel güzellikleriyle St Petersburg olacaktır. Bunun haricinde gezebileceğiniz alanlar için ekstra ve çok geniş zamanlara ihtiyaç hissedeceksiniz. Rusya topraklarında 160’ın üzerinde farklı kültüre ve kimliğe sahip olan halk yaşıyor. Bu nedenledir ki her bölgenin kendine ait gelenek ve görenekleri vardır.
Moskova Kremlin Sarayı
Moskova ülkenin başkenti ve en büyük şehri. Kremlin Sarayı da bu şehirde yer alıyor. 12. Yüzyılda kurulan Kremlin, adeta bir kompleks yapı tarzında inşa edilmiş ve içerisinde saray, katedral, kilise, senato binası gibi farklı mimarileri bulundurmaktadır. Kremlin sarayını özel kılan yanlardan bir tanesi de girişinde sıfır noktası bulunmasıdır. Ruslar, diğer bölgelere olan uzaklıkları bu sıfır noktasında ölçüyor. Şimdilerde ise turistlerin dilek noktası olmuş durumda. Kısaca bahsetmek gerekirse ülkenin sembolleri arasında yer alan Kremlin, farklı mimari yanlarıyla eşsiz güzelliklerini size sunacaktır.
Büyük Ivan Katedrali / Büyük Ivan Çan Kulesi
1505-1600 yılları arasında yapımı gerçekleşen bu Çan Kulesi’nin özelliği dünyanın en büyük çanına sahip olmasıdır. Ağırlığının 200 ton civarında olduğu var sayılan bu çan bugüne kadar hiç çalınmamış!
Arbat Caddesi
Moskova’da havalı caddenin adıdır. Türk karşılığında ise Moskova’nın İstiklal Caddesi diyebiliriz. Tarihi yapılardan restoranlara kadar pek çok farklı konsepte sahip işletme bu cadde üzerinde yer alır. Moskova’nın keyfini sürmek için en ideal dinlenme alanlarından birisidir.
4) Moskova Metrosu
Dünyanın en güzel ve en eski metrosu olarak kabul edilen Moskova Metrosu; adeta bir güzelliğin yansımasını karşınıza getirecektir. 2. Dünya savaşı sırasında sığınma alanı olarak kabul edilen bu bölge, farklı güzellikleriyle dikkatleri üzerine çekecektir. Moskova metrosu o kadar büyük ve düzenlidir ki günlük 10 milyona yakın yolcunun kullandığı ve bugüne kadar sorun yaşamadığı bir deneyimi sizlere sunar.
Kurtarıcı İsa Kilisesi
Mimar Konstantin Ton’un projelendirdiği Kurtarıcı İsa Kilisesi, 1883 yılında Rus-Bizans tarzında yapılmış. Daha sonrasında halka bağışlanan bu kilise, iç mekanlarıyla ayrıntıları size sunacaktır. Ünlü Rus ressam ve heykel traşlar tarafından yapılan iç dekorasyonda muhteşem eserler yer almaktaymış. Ancak 1931’de Stalin’in özel emri üzerine, Kilise yıkılmış ve onun bulunduğu yere muazzam bir Sovyet Sarayı inşa edilmesi hedeflenmiş. Ancak saray yapımı için açılan çukura 1958’de üstü açık havuz “Moskova” inşa edilmiş.
6) Saint-Basile Katedrali
Belki de Moskova denilince akla ilk gelen yerlerden bir tanesidir St Basile Katedrali. Rusya hükumeti tarafından kullanılan bu katedral, değişik görünümlü ve renkli 8 kubbesiyle dikkat çekmektedir. Kartpostallarda görebileceğiniz bu katedral muhteşem bir mimari güzelliği size sunacaktır.
7) Gorki Parkı
Moskova bölgesinde en meşhur parklardan bir tanesi Gorki parkıdır. Ziyaretçilerin en güzel dinlenme alanı olarak gösterilen bu park, farklı kültürleri size sunacaktır.
8) Ermitaj Müzesi
Ermitaj müzesi dünyanın belki de en çok ziyaret edilen müzesidir. St Petersburg şehrinde yer alan bu müze, Küçük Hermitaj, Büyük Hermitaj, Kışlık Saray ve Hermitaj Tiyatrosu’ndan oluşuyor. Da Vinci, Michelangelo gibi sanatçıların yapıtları ve Çarların özel sanat koleksiyonları da görülmesi gereken eserlerden.
9) Catherine Palace & Park
St Petersburg’un en beğenilen yapılarından birisi de Catherine Sarayıdır. Sarayın bahçesi de muazzam bir park olarak her yıl binlerce gezgini kendisine çekiyor. İçerisinde özenle süslenmiş harika eserleri bulabilmeniz mümkün.
Our Savior on the Spilt Blood Müzesi
Türkçesi “dökülmüş kanın üzerindeki kurtarıcımız” anlamına gelen “Our Savior on the Spilt Blood”, St. Petersburg’da görülmesi gereken en büyüleyici mekanlardan biri. Dış görüntüsü ışıldamasıyla sizi kendine çekebilir. Fakat içerisi de en az dışarısı kadar etkileyici. Kilisenin içerisinde, yere dökülmüş kanın üzerinde mozaikler ve bu mozaiklerin üzerinde ünlü Rus sanatçılarının yaptığı tabloların benzerleri bulunan bu müze, St. Petersburg’a gidilince mutlaka görülmesi gereken yerlerden.
Rusya’nın diğer gezilecek yerlerine bakacak olursak, bu sayfalar dolusu bir içerikle karşınıza çıkar. Genel anlamda gezmekle seveceğiniz iki şehrin yansımasını oluşturan bu gezi planında güzel fırsatlara ulaşabilirsiniz. Yurt dışı turlar ile siz de en keyifli tatil seçeneklerini şimdi değerlendirebilirsiniz.
