Floransa, Toskana’nın şirin ve harika güzellikleri saklayan şehirlerinin başında gelmektedir. Tarihin izlerini binlerce yıldır günümüze ulaştıran bu şehir, eşsiz kültürel değerleriyle de insanı büyüleyen bir yapıya dönüşebiliyor. Cezp edici güzellikleriyle enfes bir tatil deneyimi yaşamanıza imkan sunan bu şehir, küçük olmasının yanı sıra hareketli yapısıyla dikkat çekiyor. Floransa, sahip olduğu tüm güzellikler sayesinde milyonlarca turiste ev sahipliği yaptığı gibi harika farklılıklarıyla da dikkatleri üzerine çekiyor.
Floransa hakkında bilgiye sahip olmak isterseniz bu şehrin en temelini incelemeniz ve gezilecek yerleriyle birlikte insanları da inceleyip kalbine dokunmalısınız. Barbar kelimesi Floransa’da en son söylenecek kelimedir. Sakın ola sokakta, çarşıda pazarda bu kelimeyi kullanmayın. İtalyan gotik mimarisinin en güzel örneklerinden birisini olan Santa Croce Bazilikası muhteşem güzelliğiyle sizi bekleyecek. Asla görmeden dönmeyin. Bir diğer özellik ise Santa Croce Meydanında ki futbol etkinliğidir. Fiorentino Futbolu adı verilen bu etkinlik; el, ayak ve dayağın serbest olduğu bir futbol anlayışını içerir. Floransa Turları için en doğru zaman genellikle Haziran ve Temmuz ayıdır. Manzaralara ev sahipliği yapmak için PonteVecchio yardımınıza koşuyor. Gece ve gündüz ayrı güzel manzaraları size sunan bu köprü eşsiz bir güzelliğin yansıdığı alan olacaktır.
Başlıkta da belirtilen sorunun cevabı yani Floransa’ya ne zaman gitmeli? Sorusuna yanıt verecek olursak; En ideal tarih Mayıs ve Haziran ayları ile Eylül ve Ekim ayları olacaktır. Yani hem ilk baharın hem de sonbaharın ilk devreleri bu şehir için ideal dönemleri oluşturacaktır. Bu dönemler hem daha sakin bir sezonu oluşturuyor hem de bunaltıcı sıcaklardan sizi kurtarıyor.
Floransa gezi rehberi
Floransa, gerçek anlamda romantizmin izlerini görebileceğiniz bir şehirdir. Bazı dönemlerde özellikle kalabalık olduğu dönemlerde nefes almanıza bile izin vermeyen bir yapıya bürünen bu şehir, dünyanın en önemli eserlerini barındırıyor. Rönesansın en güzel izlerini bulabileceğiniz bu eserlerde her birinin ayrı hikayesine tanıklık edecek ve muhteşem deneyimler kazanarak eşsiz bir dünyanın kapılarını ardına kadar aralayacaksınız. Her köşe başında ayrı bir güzelliği mi görmek istiyorsunuz? O halde Floransa’ya mutlaka uğramalı ve harika bir deneyime ilk adımı atmalı!
Floransa’ya yolunuz düştü ise ilk görmeniz gereken Michalengelo’nun ünlü Davut Heykeli olacaktır. Bu heykel her ne kadar replika olsa da bulunduğu Signoria Meydanı ve Vecchio Sarayı ile tam bir uyum içerisinde yer alıyor ve gezi listenizin ilk sırasını oluşturuyor.
Görülmesi gereken bir diğer yer ise dillere destan yanım ile Floransa Katedrali olacaktır. Girişin ücretsiz olduğu bu harika yerde bir hayli bekleyebilirsiniz. Çünkü sizin gibi binlerce kişi burayı ziyaret etmeye çalışıyor.
Ponte Vecchio, Arno nehrinin iki yanına kurulan şehrin simgeleri arasında yer alıyor. Floransa’da hayat, bu köprü ile bağlanmış desek tam da yeri olacaktır. Kültürel anlamda da önemli bir mirasa sahi olan Floransa’da ilginizi çekecek Uffiza ve Academica isimli iki farklı galeri yer alıyor. Michalengelo, Leonardo Da Vinci gibi insanların eserlerini burada görebilirsiniz. Gezmek için harika bir alan olan bu bölgeleri gezmek için sakın es geçmeyin diyoruz.
Floransa bölgesine gelip bu bölgeyi panoramik bir şekilde görmek isterseniz yapmanız gereken tek şey Duomu Meydanı’ndaki Giotto’nun Çanı yani ‘Giotto Campanile’ denilen kuleyi görmek olacaktır. Gece ve gündüz ayrı güzellikleri görebilmenizi sağlayacak olan bu kule, harika manzaraları size sunacak ve kartpostallık görüntüler çekmenizi sağlayacaktır.
Floransa’nın en büyük mimari sarayı olan Piti Sarayı, Boboli bahçeleri, Galileo, Michelangelo, Dante gibi önemli insanların anıt mezarının yer aldığı Santa Croce bizilikası gibi alanlar sizi bekleyecek. San Lorenzo Bazilikası ve Bargello Sarayı gibi harika fırsatlar da size sunulacaktır.
Floransa her ne kadar anlatımla bitirilmeyecek kadar güzel bir şehir olsa da size özel fırsatları sunacağından emin olabilirsiniz. Birbirinden özel tarihi eserleri, kültürel değerleri, sanat galerileri, müzeleri, gezilecek alanlarıyla muntazam bir tatil geçirmenize imkan tanıyan bu şehir, büyüleyici yanlarıyla size özel bir deneyimin izlerini yansıtacaktır.
Arezzo Saracino Festivali
Giostra del Saracino adı altında Arezzo’daki Şövalye Oyunları izleyicileri her sene Orta Çağa geri götürüyor. Şehrin tam göbeğinde düzenlenen festival, dört mevsimi temsilen göz önünde bulundurulabilir. Tarihi elbiseler giyen yarışmacılar at binip mızrak atıyor, meydana konulmuş olan kukla ve elinde ki kalkanı vurmaya çalışıyor. Son derece keyif alabileceğiniz festivallerden birisi konumunda ki Arezzo Saracino festivaline katılım sağlayabilirsiniz. Festival saat 21.30 bir renkli bayrak gösterisiyle başlıyor.
Ulaşım;
Çoğu bölgelerde ulaşım son derece kolaydır. Ulaşım konusunda her hangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı şimdiden söyleyebiliriz. Kısa mesafelerde gezi rotası planlıyorsanız bu rotayı yürüyerek gerçekleştirmeniz size ciddi bir avantaj sağlayacak ve harika bölgeleri art arda görme şansını sunacaktır. İtalya turları sırasında bulunduğunuz şehir hakkında araştırma yapmalı ve özellikle ulaşımı konusunda detaylı bilgiye sahip olmalısınız. bu sizin işinizi kolaylaştırır.
